Matrakçı Nasuh, tarihimizdeki adı çoğu kişi tarafından bilinen, aynı zamanda da hayatı çok merak edilen şahsiyetlerdendir. Hakkında ise genellikle aslen nereli? Kaç yılında doğdu? Kaç yılında öldü? aldığı eğitim, eserleri gibi birçok soru merak konusudur. Kısaca hayatı ve biyografi bilgileri.
Minyatürcü, tarihçi ve matematikçi olan Matrakçı Nasuh, 1480 yılında Visoko/BosnaHersek’te doğdu. Matematik ve tarih başta olmak üzere çeşitli alanlarda kitaplar da yazmış olan çok yönlü bir sanatçı ve bilim insanıdır. Bazı kaynaklara göre 1547’den, 1551’den, 1553’ten sonra ölmüş olabileceği de ileri sürülmektedir. Ancak Saraybosna yakınlarında doğduğuna ve dedesinin devşirme olduğuna ilişkin bilgiler mevcuttur.
Kendisinin bulduğu “matrak” oyunu nedeniyle “Matrakçı” (Matrakî), kimi kaynaklarda lakaplarıyla anılmaktadır. Kendi ifadelerinden de Bosnalı olduğu anlaşılmaktadır. Tahminen dedesi ya da babası devşirme olan Nasuh, II. Bayezit zamanında küçük yaşta saraya alındı ve Enderun (Saray okulu)’da eğitim gördü. Bu sırada Enderun hocalarından Saî’nin öğrencisi oldu.
Matrakçı Nasuh, Hayatı ve Eserleri
Matematiğe dair iki kitabı olan “Cemâlü’l-küttâb ve kemâlü’l-hussâb” adlı eserini Yavuz Sultan Selim döneminde yazmaya başladı ve ona ithaf etti.
O sıralarda iyi bir silâhşor olarak da ün kazanmıştı. Özellikle “matrak” oyununda akranlarına üstündü. Nasuh’un silâhşorluktaki bu üstünlüğünü, Kanunî Sultan Süleyman’ın 1530’da verdiği berat da göstermektedir. Bu belgeye göre Hayır Bey’in valiliği sırasında Mısır’a gitmiş, orada bulunan ünlü silâhşorlarla birlikte türlü silâh ve mızrak oyunlarının olduğu yarışmalarda, efsanevi kahraman Zaloğlu Rüstem gibi hamleler yaparak, rakiplerini saf dışı bırakmıştır. Hayır Bey de Nasuh’a, Mısır’daki silâhşorların kendisine karşı koyamadıklarını itiraf ettiklerini belirten Arapça bir tutanak vermiştir.
Minyatürcü ve hattat olan Matrakçı, ayrıca matematik ve tarih konularında kitaplar da yazmış çok yönlü bir bilgindir. Çok iyi silahşor olduğu için “Silahî” adıyla da anılırdı. Türlü silah ve mızrak oyunlarındaki ustalığı nedeniyle Osmanlı ülkesinde “üstad” ve “reis” olarak tanınması için 1530′da I. Süleyman (Kanunî) tarafından verilmiş bir beratı da vardı. Çeşitli silahların nasıl kullanılacağını ve dövüş yöntemlerini anlatan “Tuhfetü’l-Guzât” (1530) adlı bir kılavuz kitap dahi yazmıştı.
Bilhassa geometri ve aritmetik alanlarında önemli bir bilim insanıydı. Uzunluk ölçülerini gösteren cetveller hazırlamış ve bu konuda kendinden sonra gelenlere öncülük etmiş, rehber olmuştur.
1534 yılında Kanunî Sultan Süleyman’ın çıktığı ilk İran seferine katılan Matrakçı Nasuh, İstanbul’dan Tebriz’e, oradan Bağdat’a ve Bağdat’tan yine Tebriz üzerinden İstanbul’a kadar konup göçülen menzillerin minyatürlerini hazırladı. Matrakçı Nasuh’un hayatının daha sonraki yıllarında yazarlıkla meşgul olmuştur. 28 Nisan 1564’te öldüğü zaman muhtemelen ıstabl-ı âmire kethüdâlığında (saray ahırı amirliği) bulunuyordu.
Çağdaşları tarafından “divanî yazı”nın Osmanlı bürolarında kullanılmasının kaşifi olarak nitelenen Nasuh’un aynı zamanda iyi bir nakkaş olduğu da blinmektedir. Bunun güzel örnekleri “Tuhletü’l-guzât”, “Mecmû-ı Menâzi”l vb. eserlerinde görülmektedir.
Eserleri
Cemâlü’l-küttâb vekemâ-lü’l-hüssâb, Mecmau’l’tevârîh, Tuhfetü’l-guzât, Umdetü’l-hisâb, Cemâlü’l-küttâb.