Benazir Butto 1953 yılında Pakistan’ın, Karaçi bölgesinde dünyaya geldi. Babası Zülfikar Ali Butto, 1971 yılından 1973’e kadar Pakistan’ın dördüncü cumhurbaşkanı olarak görev yaptı. Ardından 1977 yılına kadar Başbakan sıfatıyla ülkesine hizmet etmeye devam etti.
Eğitim Hayatı
Benazir Butto, bu dönemde iyi bir eğitim alma fırsatı yakaladı. İlk önce İngiltere’de Oxford Üniversitesi’nin Hukuk Fakültesi’ni bitirdi. Eğitimini ileri seviyeye getirmek için ABD’ye giderek Harvard Üniversitesinde yüksek lisansa başladı. Ancak bu dönemde bazı askeri hareketlilikler yaşanmaya başladı. Hindistan, Doğu Pakistan’a asker gönderdi ve iki ülke birbirleriyle savaşın eşiğinden döndüler. Bu yıllarda eğitimine kısa bir süre ara verse de daha sonra okuluna dönerek mezun oldu.
1977 yılında General Ziya ül Hak tarafından gerçekleştirilen darbeyle Başbakanlık görevinden el çektirilen Zülfikar Ali Butto, yolsuzluk suçlamalarıyla karşı karşıya kaldı. Üstelik siyasetçi Ahmet Rıza Kasuri’nin öldürülmesinden de sorumlu tutuluyordu. Yargılama sürecinin ardından Ali Butto’ya idam cezasına verildi. 1979 yılında bu idam cezası uygulandı.
Babası Zülfikar Ali Butto’nun İdamı
Benazir Butto, babasının idam edilmesi üzerine “Ona, yarım bıraktığı işi tamamlayacağıma söz verdim” demişti. Bu sözünü tutarak, Pakistan Halk Partisinin başına geçti. Ancak Zülfikar Ali Butto’nun tüm ailesine ev hapsi cezası verildi. Butto Ailesi’ne verilen ev hapsi cezası 1984 yılına kadar sürdü. Yurt dışında olan erkek kardeşi Şahnavaz Butto, 1985 yılında şüphe uyandıracak şekilde hayatını kaybetti. O dönem darbeyle iktidara gelen hükümetin kontrolündeki Pakistan medyası, olayı Şahnavaz Butto’nun alkol bağımlılığına bağladı. Butto ailesini derinden etkileyen bu acı olaya, aile daima şüpheyle bakarak bunun bir cinayet olduğuna inandı.
1984 yılında cezası bitince yurt dışına çıkış yasağı da ortadan kalkmış oldu. İngiltere’ye yerleşti. Askeri darbeyle iş başına gelen hükumetin devrilmesi ve yeniden demokratik bir düzene geçilmesi için faaliyetlere başladı. 1987 yılında iş adamı fabrikatör Ali Zerdari ile evlendi. 1988 yılında askeri yönetimin başkanı Ziya ül Hak’ın bindiği uçağın düşmesi sonucunda Butto’nun siyaset yapmasının yolu da açılmış oluyordu
Benazir Butto ve Siyaset Yolunun Açılması
Siyaset yapma yolunun açılmasıyla birlikte; Pakistan Halk Partisinin lideri olarak darbe sonrası düzenlenen ilk demokratik seçimlerde birinci oldu. Böylelikle İslam Ülkeleri içerisinde seçimle başa gelip, Başbakan olan ilk Müslüman kadın oldu. Aynı zamanda Pakistan’ın seçilmiş en genç başbakanıydı. Ancak ülkeye özgü olağanüstü şartların belkide bir sonucu olarak 20 ay Başbakanlık yapabildi.
Cumhurbaşkanı Gulam İshak Han, yeniden seçimlere gidilmesi gerekçesiyle hükumeti düşürdü. Yeni hükumeti Nevaz Şerif kurdu. Seçimler 1993 yılında yapılabildi. Butto, yine seçimden zaferle çıktı.Bu dönemde babasının savunduğu politikaları yeniden gündeme taşıdı ve laiklik yanlısı bir siyaset güttü. Kadınların sosyal hayatta daha çok yer almaları ve kadın, erkek eşitsizliğinin ortadan kalkması için mücadele etti ancak ülkesi henüz bu tip siyasi düşüncelere hazır değildi.
1996 yılında ikinci kez yaptığı Başbakanlık görevinin süresi sona erdi. 1999 yılında Pervez Müşerref’in örgütleyip, liderliğini yaptığı askeri darbeyle ülke yeniden askeri diktatörlük dönemine geri döndü. Demokratik açıdan yaşanan olumsuz süreç sonrası Benazir Butto için ikinci bir sürgün hayatı başladı. Bu dönemde, Dubai’ye yerleşmek zorunda kaldı.
2007 yılında ülkesine tekrar geri dönüp 2008 yılında yapılması planlanan seçimlere katılmak istedi. Terör saldırısının yaşanması ihtimalini göz önüne alarak, yeniden topraklarına gelme tarihini ileri bir zamana ertelemesinin iyi olacağı konusundaki Pervez Müşerref’in telkinlerini dikkate almadı ve dönüş yaptı.
Vefatı
Benazir Butto, 18 Ekim 2007 yılında sekiz yıllık hasretin ardından yeniden Pakistan’a gelmenin sevincini yaşadı.Seçim çalışmaları için Ravalpindi’de Pakistan Halk Partisi tarafından gerçekleştirilen mitingde konuşma yaptığı esnada onu dinlemeye gelen on binlerce kalabalığın içinde yer alan 130 kişiyle birlikte hayata gözlerini yumdu.